Tek Yumurtadan Bir Başarı Öyküsü
Doğa kanunları gereği kadınlar doğurganlıklarını ömür boyu sürdüremezler. Yaklaşık 35 yaş sonrası çoğunlukla bu yetenekleri azalmaya başlar ve 40’lı yaşların ortasında neredeyse kalmaz. Bu durumu öne çeken veya öteleyen bazı kalıtsal veya sonradan edinilmiş (kötü beslenme, sigara içimi, kimyasal maddelere maruz kalma, yumurtalıklara yapılan cerrahiler) faktörler de bulunmaktadır.
Hastamız A.Ü çocuk sahibi olmak ve adetlerinde düzensizlik nedeniyle bize başvurdu. Yapılan incelemelerde 42 yaşında olduğu ve muayenesinde yumurta sayısının azaldığı gözlendi. Hormon analizinde normalde 10 civarı olması gereken FHS (Yumurta büyütücü hormon) nın 50 olduğu ve yapılan muayenede yumurtalıklarında uyarılmaya uygun yumurta taslağının olmadığı gözlendi. Gerekli tetkikler sonrası zaman kaybetmeden gebeliğe ulaşmak için hastaya yumurta yapısını destekleyecek ilaçlar verildi. 2 ay sonra yapılan kontrolde sağ yumurtalığında 1 adet uyarılmaya uygun yumurta taslağı (antral follikül) görüldü. Uyarılarak tüpbebek tedavisinde kullanılmasına karar verildi. Hasta verilen tedaviye cevap verdi. Ancak yumurtası yapılan tetkikler sonrası erken çatlayacağı ve tüpbebek tedavisine yetişemeyeceği anlaşıldı ve aşılama yapıldı. Aşılama sonrası 2 hafta bekleme sonrası sonuç pozitif idi. Halen gebeliği devam etmekte olup kliniğimizce takibi sürmektedir. Mayıs 2017 de doğum beklemekteyiz.
Yumurta sayısı bir kadının doğurganlığı açısından çok önemlidir. Yeni evlenen çiftler dahil olmak üzere ailesinde erken menapoz olan (38 yaş altı adetten kesilme), yukarıda belirtilen durumları olan kadınların bu yeteneklerinin muayene ve hormon analizi ile değerlendirilmeleri gerekmektedir. Uygun olan hastalar yumurta sayıları az olsa dahi verilen tedavilerle gebeliğe ulaşabilmektedir.